Bekleyiş
Başvurumuzdan itibaren süresi belirsiz bir bekleyişe durmuştuk. Elbette ara ara soruşturuyor, daha ne kadar bekleyeceğimizi tahmin etmeye çalışıyorduk. Ama bekleyişimiz hiçbir zaman coşkulu ve hareketli olmamıştı. Yıllardır sadece arkadaşlarımın çocuklarına hediye almak için girdiğim, eğreti eğreti gezip bir an önce işimi halledip çıktığım bebek mağazalarına bile gitmedim o süreçte. Alıcı gözle bile bakmadım hiçbir bebek eşyasına. Sekiz-beş memur hayatlarımıza devam ederken, Biber’i okşar severken, günleri birbirine bağlayıp üstüste yığarken bekliyorduk oğlumuzu, beklemiyor gibi. Beklesen de olur, beklemesen deBen bir gök kuruşum sırmalı kesendeGecesi uzun süren karlar-buzlar ülkesindeHangi ses yürekten çağırır beni sanaGeleceğim diyorum, takvim sorma bana-Ihlamur çiçek açtığı zaman. Bahattin Karakoç Kimselerin haberi yoktu bizim bekleyişimizden. Sadece ailelerimiz ve birkaç…
Kitap: Sisle Gelen Çocuk
Oğulcuğumu beklerken okuduğum, senelerdir kalbimde buğusunu taşıdığım bir güzel kitabı daha anlatmak istiyorum. Mirna uzun zamandır üzgün ve hasta olan, çok ağlamış bir kadındır. Kardeşinin ısrarı ile evden çıkmaya güçlükle ikna olur ve her adımında “bundan sonra eve döneceğim” diyerek civarda dolaşır. Sokağı sis basmıştır ve Mirna sisin içinde hiç kimsenin olmayan, isimsiz, çorapsız bir çocukla karşılaşır. Mirna çocuğa “Benimle gelmek ister misin? Şeye.. şeye kadar sana bakarım…” der, çocuk “Ben gidinceye kadar…” diye tamamlar. Anlaşırlar. Çocuğa Tim adını veren Mirna onu çok uzun zamandır toplayıp temizlemediği evine götürür. Ve ilk iş olarak Tim’e sıcak bir banyo hazırlar. Çilekli duş jelinin kokusunu çok seven Tim, Mirna görmeden bütün şişeyi küvete…
Kitap: İyi ki Geldin!
Başvurumuz onaylandıktan sonra beklemeye devam ettik. Onaylanmış ve sıraya alınmış olmamıza rağmen hayal kurmuyorduk. Ama çok da boş durmuyorduk. Denk geldikçe konuyla ilgili kitaplar okumaya çalıştım. Niyetim hem kendimi hazırlamak hem de oğluma yalnız olmadığını, evlat edinilmiş olmanın yadırganacak bir şey olmadığını anlatacak kitaplar bulabilmekti. Bu güzel kitap pek sevdiklerimden oldu. Efendim, bu bir hikâye kitabı. Tilda Elmaçekirdeği adlı minicik bir farenin kabul günü için pasta hazırlama telaşesi sırasında bahçesinde bir yumurta bulmasıyla başlıyor. Tilda kıyamaz bu narin şeyi kapının önünde bırakmaya. Kirpi komşusu Rupert ile bu yumurtayı ne yapacaklarına dair düşünüp taşınırlar. Yumurtlamayla ilgisi olmasa da bir zamanlar yumurtadan çıktığı için Kızılgerdan Robin’in yardımına başvurmaya karar verirler. Robin, Tilda’ya…